Yangınlar yüreğimizi yakıyor ancak: Akdeniz ülkelerinde durum nasıl, AKP öncesi ve sonrası veriler ne anlatıyor

Akdeniz Ülkeleri Orman Yangınlarıyla Mücadele Ediyor: Durum ve Veriler

Son beş yıla ait verilere göre, Akdeniz havzasında yer alan ülkeler, orman yangınlarıyla zorlu bir mücadele içerisinde bulunuyor. İspanya, Portekiz ve İtalya, yangın sayısı ve yanan alan miktarı açısından öne çıkarken, Türkiye de bu ülkeler arasında yerini almaya başlıyor.

Portekiz, yıllık ortalama 12 ila 15 bin orman yangınıyla Avrupa’daki en çok yangın çıkan ülke konumunda bulunurken, İspanya ise 8 ila 12 bin arasında yangınla ikinci sırada yer alıyor. İtalya ve Fransa ise sırasıyla yılda 3.000 ila 4.000 yangın ile listeye dahil oluyor. Yunanistan ise görünüşte daha geride olsa da, özellikle yaz aylarında büyük çaplı yangınlarla mücadele etmek zorunda kalıyor.

Türkiye ise yılda ortalama 2.500 ila 3.500 arasında orman yangını yaşamaktadır.

YILLIK ORMAN KAYBI DURUMU

Akdeniz ülkelerinde her yıl on binlerce hektarlık orman alanı yangınlarla yok olurken, Portekiz ve İspanya en fazla orman kaybının yaşandığı Avrupa ülkeleri arasında öne çıkmaktadır. Son beş yılın verilerine göre, Portekiz’de 80 ila 100 bin hektar, İspanya’da ise 50 ila 100 bin hektar ormanlık alan her yıl alevlere teslim olmaktadır.

Türkiye ise bu konuda orta sıralarda yer almaktadır. Yılda ortalama 13 ila 20 bin hektar ormanlık alan kaybeden Türkiye, 2021 yılında yaşanan büyük felaketle hafızalara kazınmıştır. Bu yılda çıkan yangınlarda yaklaşık 140 bin hektarlık alan yanarak ülke tarihinin en büyük orman kaybı yaşanmıştır.

Fransa, İtalya ve Yunanistan ise yıllık ortalama 10 ila 25 bin hektar arasında değişen kayıplarla listede yer almaktadır. Özellikle Yunanistan, 2023 yazında Avrupa’nın en büyük yangınına sahne olmuş ve tek bir yangında 80 binden fazla hektarlık alanı kaybetmiştir.

Özetle, Türkiye yıllık yangın sayısı açısından İtalya ve Fransa ile benzer seviyede ancak Portekiz ve İspanya’nın oldukça gerisindedir. Portekiz’in orman alanlarının dağınık ve kırsal yerleşimlere yakın olması, ülkeyi birçok küçük çaplı yangınla karşı karşıya bırakmaktadır.

UZMANLARIN GÖRÜŞÜ

Uzmanlara göre, yangınların artış göstermesinin temel nedenleri arasında iklim değişikliği, kuraklık, insan faaliyetleri ve kasıtlı yangınlar bulunmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz bölgesinde, her geçen yıl orman yangınlarının sıklığı ve etkisi artmaktadır. Bu sebeple, ülkelerin hava filoları, dijital erken uyarı sistemleri ve yapay zekâ destekli izleme teknolojilerine yatırım yapması hayati önem taşımaktadır.

Uzmanlar, Akdeniz bölgesindeki yanan alan miktarının arttığına dikkat çekerek, iklim değişikliği, kuraklık ve insan kaynaklı hataların bu artışta etkili olduğunu belirtmektedir. Bu nedenle, bölge ülkelerinin erken uyarı sistemlerine, uçak ve helikopter filolarına ve dijital izleme teknolojilerine daha fazla yatırım yapması gerekmektedir.

AKP ÖNCESİ VE SONRASI KARŞILAŞTIRMASI

Türkiye’de orman yangınları son 30 yıl içerisinde önemli değişimler yaşadı. AKP’nin iktidara geldiği 2002 öncesi dönem ile sonrası karşılaştırıldığında, yangın sayıları ve yanan alan miktarında önemli farklar ortaya çıkmaktadır.

1990-2002 yılları arasında yılda ortalama 1.200 ila 1.500 orman yangını gerçekleşirken, bu sayı 2002’den itibaren AKP döneminde istikrarlı bir şekilde artarak 2.000 ila 3.200 bandına yükselmiştir. Bu artışta, iklim değişikliği, nüfus yoğunluğu, kıyı şeridindeki yapılaşma baskısı ve insan kaynaklı hataların etkili olduğu belirtilmektedir.

AKP öncesinde yıllık ortalama yanan alan miktarı 7 ila 12 bin hektar seviyesindeyken, AKP döneminde genellikle 10 ila 20 bin hektar arasında seyretmiştir. Ancak asıl kırılma noktasını 2021 yılında yaşandı ve Türkiye, tarihinin en büyük orman yangını felaketini yaşayarak 140 bin hektardan fazla alanı kaybetmiştir.

2022 ve 2023 yıllarında ise yıllık ortalama yangın sayısı 2.500 ila 3.200 arasında gerçekleşmiş, yıllık ortalama yanan alan miktarı ise 12.000 ila 21.000 hektar arasında olmuştur.

YATIRIMLAR VE GELECEK

Son yıllarda, yangınla mücadele kapsamında hava filosu, İHA teknolojisi, radar sistemleri ve termal kameralara yatırımlar yapılmıştır. Ancak bazı yıllarda özellikle 2021’deki büyük yangınlarda geç müdahale, Türk Hava Kurumu uçaklarının kullanılamaması, artan insan faaliyeti ve terör örgütlerinin kasıtlı yangınları gibi faktörler eleştirilere yol açmıştır.

Uzmanlar, teknolojinin artmasına rağmen iklim krizi nedeniyle yangın riskinin devam ettiğine işaret etmekte ve orman alanlarının çevresindeki yapılaşma ve tarım faaliyetlerinin yangın çıkma olasılığını artırdığını belirtmektedir.

Related Posts

İsrail Filistinli iki kardeşi evlerini yıkmaya zorlayarak 10 kişiyi evsiz bıraktı

İsrail makamları, Eyüp ve İbrahim Kanber isimli Filistinlilerin evleri hakkında “ruhsatsız olduğu” gerekçesiyle yıkım kararı çıkardı. Filistinli kardeşler, yüksek cezalar ödememek için 2012’den beri ikamet ettikleri evi yıkmak zorunda kaldı. Yıkım sonucu 10 Filistinli evsiz kaldı.

Gemlik’te Aranan 25 Şahıs Yakalandı

Gemlik’te, 1 haftada aranan 25 kişi yakalanırken, 3 kişinin ağır hapis cezaları olduğu belirlendi.

İsrailli askerler müzik festivalinde tutuklandı

Belçika savcısı, teknoloji festivalinde ordu birliklerinin bayrağını sallayan iki İsrailli turisti sorguladı.

Son dakika | Düşen yolcu uçağında kurtulan olmadı

Rusya’nın Amur Bölgesi’nde düşen An-24 tipi yolcu uçağındakilerin tamamının yaşamını yitirdiği bildirildi. Rus devlet haber ajansı TASS’a göre, uçak çarpma anında alev aldı ve enkazı dağlık, ulaşılması güç bir yerde bulundu. Sivil Savunma ve Yangın …

Nüfusu 20 binden 450 bine çıktı: Sıcak havadan kaçanlar oraya gitti

Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Adana’nın merkez ilçelerinde hava sıcaklığı 40 dereceyi aştı. Ancak nem ile birlikte hissedilen sıcaklık 52 dereceye ulaştı. Hal böyle olunca başta yaşlılar olmak üzere yayla ve denizlere gitti. Kent …

2004’teki sivrisinek felaketi geri geldi

Dünya yeni bir salgın tehdidiyle karşı karşıya. Sivrisineklerle bulaşan Chikungunya virüsü, 2004’te yaşanan büyük felaketin ardından yeniden alarm veriyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), virüsün küresel ölçekte yayılabileceği uyarısını yaparken, milyonlarca insanı etkileyebilecek bir senaryonun kapıda olduğunu belirtti.